travma

Travma

Travma Yunanca bir kelime olup "yara" anlamına gelmektedir. Yunanlılar bu terimi yalnızca fiziksel yaralanmalar için kullanmış olsa da, günümüzde travma artık duygusal yaraları ifade etmek için de kullanılıyor. Güncel kullanımıyla travma günlük rutini bozan, beklenmedik bir şekilde gelişen, dehşet, kaygı ve panik yaratan, kişinin anlamlandırma süreçlerini bozan olayların yarattığı yaşantılar olarak tanımlanmaktadır.

Travmatik olaylardan sonra en sık görülen ruhsal hastalıklar Major Depresyon ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu(TSSB)’dur. TSSB tanısı olayın ardından 1 ay geçmesine rağmen devam eden ve işlevselliği bozan 4 grup belirtinin varlığı ile konur. Bunlar; aşırı uyarılma; her an irkilme, uykuya dalamama, yeniden yaşantılama, biliş ve duygudurumda olumsuz değişiklikler, kaçınma, küntleşmedir. 

Travmatik olaya bağlı gelişen bir diğer bozukluk ise Karmaşık Travma Sonrası Stres Bozukluğu(KTSSB)'dur; özellikle uzun süreli ve tekrarlayan ağır travmalardan sonra gelişmektedir. KTSSB, özellikle çocukluk döneminde sürekli istismara uğramış veya ihmal edilmiş olan bireylerde sıkça görülür. Belirtileri; duygu ve dürtülerin düzenlenmesinde zorlanma, dikkat ve bilinç değişiklikleri, kendini sürekli olumsuz algılama, insanlarla ilişki kurmada ya da sürdürmede zorluklar, bedenselleştirme ve kişinin anlamlandırma sistemlerinde bozulmadır.

Tedavi kişinin ayrıntılı değerlendirilmesi sonrası ihtiyaçları belirlenerek düzenlenir. Gerektiğinde ilaç tedavisine de başvurulabilir ancak en çok önerilen tedavi yöntemi travma odaklı psikoterapilerdir. 

Sorularınız için bir tık uzağınızdayız!

İletişim
Pill